Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Suriyeli mülteci çocukların eğitimi konusunda Türkiye’nin yaptığı çalışmalar hakkında bilgi almak ve işbirliği yapmak amacıyla gelen BM Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi´yi kabul etti.

Bakan Yılmaz, MEB Tevfik İleri Toplantı Salonu’nda gerçekleşen görüşmede, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği görevine getirilmesinden ötürü Grandi’ye başarılar dileyerek, büyük sorumluluk taşıması açısından, kendisine tevdi edilen bu görevin en zor görevlerden biri olduğunu ifade etti.

BM Mülteciler Yüksek Komiserliğine, mülteciler konusunda dünyada en çok yardım eden ülkenin Türkiye olduğunu vurgulayan Bakan Yılmaz, “Biz ülkemizdeki geçici koruma altında bulunan kardeşlerimize, ülke olarak eğitim, sağlık ve iş alanında ülkemizin kaynaklarını da dikkate alarak yapılacak işlerin maksimumunu yapmaya çalışıyoruz. Gerek kamp içinde gerekse kamp dışında bütün misafirlerimize her türlü sağlık hizmeti verilmektedir. Onların çalışabilmesi için kendi mevzuatımızda gereken düzenlemeleri yaptık. Onlar da artık bizim iş hayatımızın bir parçası.” diye konuştu.

“Mülteci sorunu sadece Türkiye’nin değil, uluslararası toplumun ortak sorunudur”

Mültecilerin eğitim konusunda sadece Türkiye’nin değil, uluslararası toplumun ortak sorumluluğu bulunduğunu ifade eden Bakan Yılmaz, şunları söyledi: “Türkiye’de yaklaşık 3 milyon misafirimiz var. Okul çağında olanların sayısı ise 800 ile 900 bin civarındadır. Eğitim alan çocukların sayısı ise 300 bin civarında. Okullaşma oranı da yaklaşık yüzde 37. Hala yüzde 63 civarındaki çocuk eğitimin dışında kalmış bulunuyor.”

Türkiye’nin kendi millî gelirine oranla dünyada mültecilere en çok yardım eden ülke olduğunu vurgulayan Bakan Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye olarak biz, bu kardeşlerimize bugüne kadar kendi kaynaklarımızdan 12 milyar doların üzerinde bir harcama yaptık. Uluslararası kuruluşlardan ise yaklaşık 500 milyon dolarlık yardım aldık. Bakanlık olarak önceliğimiz, Suriyeli çocukların tamamını kendi eğitim sistemimize dahil etmeyi, eğitim şemsiyesi altına almayı hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde, çok daha öğretmene, eğitim materyaline ve daha çok okula ihtiyacımız var. Ayrıca müfredatın da buna uygun hale getirilmesi gerekiyor. Bu konuda Türkiye olarak çalışmalarımız devam ediyor. Bu konuda uluslararası kuruluşlardan da katkı yapmasını bekliyoruz. Biz Türkiye’ye her hangi bir yardım talebinde bulunmuyoruz.  Türkiye kendi millî gelirine oranla en fazla yardım eden ülke. Dolayısıyla verilecek katkının da Suriyeli ve geçici koruma altında bulunan mültecilere verileceğinin altını çizmek istiyorum.”

“Türkiye, küresel örneklik teşkil ediyor”

BM Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi ise, göreve geldiğinden buyana ilk yurt dışı ziyaretini Türkiye’ye gerçekleştirdiğini dile getirerek, kendilerini kabul ettiği için Bakan Yılmaz’a teşekkür etti.

Mülteciler konusunda Türkiye’nin hayati bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Grandi, “Bu nedenle ilk seyahatimi mültecilerin bulunduğu Türkiye’ye yaptım. Bundaki amacım Türkiye’nin ne kadar hayati bir rolü bulunduğun altını çizebilmektir.  Sadece Suriye ve diğer ülkelerden gelen mülteciler konusunda değil, Türkiye’nin bu konuda küresel bir örneklik teşkil ettiği için buraya geldim.” diye konuştu.

Her şeyin temelinde eğitim olduğunu vurgulayan Grandi, “Türkiye’nin mültecilere verdiği hizmetlerin ne kadar zor koşullarda gerçekleştirildiğini gayet iyi biliyoruz. Aynı kalitede, aynı güzellikte hizmetlerinizi devam ettirdiğiniz için de ayrıca hayranlığımızı bildirmek istiyorum.” ifadelerini kullandı.

Bakan Yılmaz ile BM Mülteciler Yüksek Komiseri Grandi arasında gerçekleşen görüşme, daha sonra basına kapalı olarak devam etti.